Tag: kerbela

  • Erbain Yürüyüşü ve Anılarım (2)

     Erbain Yürüyüşü , Irak türbe ziyaretlerinden sonra, İmam Hüseyin’in şehadet yıldönümünün 40’ıncı gününde düzenlenir.

    Bu yürüyüş bitmek, tükenmek bilmeyen düz bir yol da yapılır.  Bu kutsal organizasyon, Irak’ın kutsal kentleri, Necef ile Kerbela arasında olur.

    Bu Görkemli Yürüyüş Niçin Her Sene Yapılıyor?

    Zalim idareciler, insanlığın düşmanları her devir de vardır. Ve her zaman Allah’ın peygamberleri, 12 imam olmasa da zalim idarecilere karşı mücadele etmek gereklidir. Bu mücadele ruhu, Aşura merasimleri ve erbain yürüyüşüyle canlı tutulur.

    Allah tarafından hiç bir peygambere verilmeyen o ağır imtihana, eğer İmam Hüseyin katlanmasaydı, mücadele etmeyip geri çekilseydi, ondan sonra hiç kimse belki de böylesi zalimlere başkaldırma cesareti gösteremeyecekti.

    Her sene yapılan bu yürüyüş, Kerbela olayının unutulmamasını ve ezilen insanların cesaretine, umuduna güç vermesini sağladı.

    Geçmişte Neden Defalarca Erbain Yürüyüşü Engellendi?

    Bu kutsal yürüyüş bu gün bile çeşitli sebeplerle engellenmeye çalışılmakta. buna rağmen insanlar her türlü tehlikeyi göze alarak hem imamların türbesini ziyaret etmekte hem de bu kutsal yürüyüşe katılmaktadır. İnsanlık düşmanı zalim idareciler, çıkarları, iktidarları tehlikeye girebileceği korkusuyla bu yürüyüşe defalarca engel oldular.

    Dünyanın dört bir tarafından gelen İmam Hüseyin aşıkları, her sene artıyordu. Kerbela’da bulunduğumuz 2018 yılında, ziyaretçi sayısının 25–30 milyon olduğu söyleniyordu. O yürüyüşte ki hissedilen manevi atmosfer hiç bir kutsal mekan da yoktu. Herkeste Allah’ın sevgili kullarını ziyaret etmenin ve bu kutsal yürüyüşe katılabilmenin huzuru vardı.

    Yerli halk savaş koşullarına rağmen, yürüyüşe katılan İmam Hüseyin’in ziyaretçilerine ikramlar ve diğer hizmetler için elinden geleni yapıyordu. Her şey ücretsizdi. Yaptıklarına Allahın mutlaka mükafat vereceğine kalpten inanıyorlardı.

    Sonunda Erbain Yürüyüşü başladı.  Gençlerin ellerinin de sancakları, kimileri mersiyeler okuyor. Bizler de sinimize vurarak ilerliyorduk. Yol boyunca sağlı sollu yemekler, yemekler, masaj gibi diğer hizmetler bedavaydı. Hatta  bazıları çok ısrarcıydı. Çünkü böyle bir zaman da böyle bir yer de İmam Hüseyin ziyaretçilerine hizmet etmek, ikram etmek Allah katında çok sevaptı. Yol boyunca  tiyatro oynayanlar vardı. Kerbela olayını canlandırıyorlardı.

    Bu önemli yürüyüşe Vladimir Putin’in danışmanı Aleksandr Dugin ve önemli bir Hıristiyan din adamının da (adını hatırlayamadım) iştirak ettiğini görmüştüm. İnsanlıktan nasibini alan herkes İmam Hüseyin’e saygı ve sevgi beslemektedir. Çünkü İmam Hüseyin’in mücadelesi evrenseldir. Kendisini ve sevdiklerini tüm insanlığın geleceği için feda etmiştir.

     

  • Erbain Yürüyüşü ve Anılarım (3)

    Erbain Yürüyüşü ve Anılarım (3)

    İmam hüseynin şehadetinin her yıl dönümünün 40’ıncı gününde Erbain Yürüyüşü düzenlenir. Bu yürüyüş genel de Necef’le kerbela arasında yapılır.

    Adeta bir şehirden başka bir şehre gidiyorsunuz. Yol öyle uzun , düz bir yoldur. Ve her sene gittikçe artan bir ziyaretçi akınına uğrar.

    Erbain Yürüyüşü Ve Önemi

    İlk defa Irak, Kerbela’ya gittiğim de 25–30 milyon ziyaretçiden bahsediliyordu. Ve son gün de 25–30 milyon insan ufacık bir kasabaya doluyordu. Savaşa rağmen ehlibeyt mektebine bağlı Müslümanlar başta olmak üzere, dünyanın her tarafından insanlar Bu Yürüyüşe katılıyordu. Ben ilk defa iştirak ettiğim de o manevi havayı hissetmiştim.

    Gençlerin ellerin de sancaklar vardı. Ve bizler mersiyeler okuyarak, sinemizi döverek ilerliyorduk. Yol boyunca yemek, yiyecek ikramları ve masaj gibi bazı hizmetler yerli halk tarafından bedava veriliyordu. Misafirperver Irak halkı savaşa, yokluğa rağmen yiyeceğini paylaşıyordu. Bu ikram konusun da çok ısrar edenler de oluyordu. Çünkü İmam Hüseyin’in ziyaretçilerine ikram da bulunmanın ve hizmet etmenin çok büyük sevabı vardı. yol kenarların da bazen kerbela faciası ile ilgili tiyatro oyunları oluyordu. Erbain Yürüyüşü yapılırken, oynanan bu oyunlar, çok ilgi çekiciydi.

    Erbain Yürüyüşü Esnasın da Çektiğim Sıkıntılar

    Epey ilerledikten sonra bize sordular; ‘’yolun kalanını kimler arabayla gitmek ister?’’ Ben kararsızlık çekince yolun kalanını yürümek zorunda kalmıştım. Normal de yavaş yürüyen biri olduğum için herkesten geri kaldım. Sonradan gelenler beni hep geçtiler. Yaşlı değildim ama gençte değildim. Yürü yürü hiç bitmedi. Açıkçası yolun uzunluğu hakkın da bir bilgim yoktu. Hava karardı. Arapçam iyi olmadığı için derdimi kimseye anlatamıyorum. Telefonum Irak ‘a göre ayarlı da değildi. Bacaklarım da ağrılar başlamıştı. Gece 12’yi geçmiş, insanlar azalmış ve ben hala yürüyordum.

    Gerçi güvenlik açısından hiç bir korkum yoktu. Çünkü insanlar buraya Allah’ın rızasını kazanmak, onun en sevgili kulunu ziyaret için gelmişlerdi. İyi hatırlıyorum gece saat 12.30 gibi ben ancak bizim çadıra ulaşabilmiştim. Güzel bir ziyafet yapmışlardı. Benim için ayrılan yemek ise soğumuştu.

    Erbain Yürüyüşü bittikten sonra Türkiye’ye döndüğüm de bacağım da bir şey yoktu. Birkaç gün sonra ayağım da ufak bir burkulma ile bacağım sakatlandı ve ben aylarca sakat kaldım. Bunun için doktora gittim ama hiç bir ilacı kullanmadım. 3–4 ay sonra mucizevi bir şekilde iyileştim. Rabbim eskiden sağlam olan bacağımı bana geri vermişti. Savaşa rağmen bu kutsal organizasyona iştirak etmenin huzurunu Rabbim insan olan herkese nasip etsin.